Cezayir’in kuzey batısındaki Oran kentinde ortaya çıkan ve tarihi 1930’lara dayanan İspanyol, Fransız, Afrika ve Arapça folk müzik stillerinin karışımını içeren Er-Ray (Rai) müziği, sonları aşıyor. Türkiye dahil tüm dünyada dinlenen bir müzik tipinin ismi olarak ünlenen Ray sözü, Cezayir ve öteki Mağrip ülkeleri lehçelerinde “işte bu” manasına geliyor. Türkiye’de de yakın devirde gençliğin lisanına dolanan “Abdulkadir Ya Bualem” müziği bu mahalleden çıkmıştı.
Bazen reaksiyon çekiyor
Cezayir Kültür Bakanlığı tarafından düzenlenen Ray Müzik Festivali’ne katılan Ray müziği yıldızlarından Huvvari Dovan, Ray müziğinin, Cezayir’e özgün bir müzik şekli olarak UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınmasını temenni ettiğini belirterek, “Genç Ray sanatkarlarını hoş, hedefli sözcükler seçerek otantik bir sanatsal renk olarak Ray’ı muhafazaya çağırıyorum” sözlerini kullandı. Ray’ın kelamları çoklukla günlük hayatın acısını ve zevkini anlatırken, bazen bu yapısıyla Amerikan Blues biçimi müziğiyle de ilişkilendirilen çeviri müzikler okunuyor. Bu da muhafazakâr Cezayir toplumunda reaksiyonlara neden oluyor.